Evine Konuk Ol!

Evine Konuk Ol!

Ev ve genel olarak bulunduğumuz mekânlar bizim iç dünyamızın birer yansımasıdır. Şimdi senden evine konuk olmanı istiyorum.

İlk kez o evden içeri girer gibi her şeyi keşfederek, fark et. Her bir detayı incele lütfen.

Yatak odana bak. Bembeyaz mı? Ya da çarşaflarını mavi, beyaz gibi soğutucu renklerden mi seçtin? Yatak odası yumuşak ve ısıtıcı renklerle seni kucaklamalı. Bir ilişkin var ise o ilişkiyi beslemeli.

Salonun nasıl? Oturma odan? Dağınık mı? Orası senin sosyal hayatının bir sembolü. O sembole bir bak lütfen. Seçtiğin koltuklar, masa, aksesuarlar seni mi yansıtıyor? Hangi duygular var orada? Ya da gelen misafirlere hava atmak için mi dizayn ettin? Aldığın koltukta rahatça çayını kahveni içebiliyor musun? Fazlamı rahatsın, misafirden rahatsız mı oluyorsun?

Evin girişi nasıl? Evin girişi enerjiyi aldığın alandır. Girişin rahat mı? Derli toplu mu? Bir sıkışıklık mı söz konusu? Dağınıklık mı var? Senin dünyanın içinde olanlar, evinin girişindedir. Bu dağınıklık, sıkışıklık dolayısıyla; evin, işin, aşk hayatın, iç huzurun gibi birçok konuda ritim tutturamıyor olabilirsin. Evin girişi, koridor gibi alanlarda akış olmalı ki, hayatın da akışla devam etsin.

Mutfağa bak şimdi. Mutfak üretim yeridir. Orada bir hareket var mı? Bu mutfak, bu ev, evin içinde yaşayanlar birbirlerini besliyorlar mı? Tat, haz alıyorlar mı? Yoksa dışarıdan sunulana razı mı geliyorlar?

Ve şimdi kendin için harekete geç! Yenilenmek ve tazelenmek ruhuna iyi gelecek..